Parayla Aramızdaki Duygusal Bağı Nasıl İyileştirebiliriz?

Para, hayatımızdaki en duygusal konulardan biridir. Aslında birçok insan, mali durumlarının ayrıntılarını paylaşmaktan çok, özel yaşamlarını arkadaşlarıyla paylaşırken kendilerini daha rahat hissederler. Pek çoğumuzun para ile tuhaf bir güvensizlik bağı kurması ise büyük bir sorundur. Peki parayla aramızdaki duygusal bağı nasıl iyileştirebiliriz?

Parayla Aramızdaki Duygusal Bağ

”Parayla aramızdaki duygusal bağı nasıl iyileştirebiliriz?” sorusuna cevap aramadan önce paranın amacını kavramak yerinde olur. Paranın amacı, malların ve hizmetlerin sorunsuz değişimine izin vermektir. Öyleyse neden bu kadar çok insanın parayla duygusal bir ilişkisi olabilir? Ve paraya duygusal gücünü veren nedir? Bunun en net cevabı, düşünce biçimimizin parayı şekillendirmesidir. Nedeni ise kendimize vermemiz gereken değeri bir kağıt parçasına vermemiz ve yaşam kalitemizi ona göre belirlememiz olur.

Bazen bunu “Bu maaş çeki = telefon faturam” veya “Bu banknot = öğle yemeği” gibi tam anlamıyla yaparız, yani bir banknotu kaybedersek, aklımızda öğle yemeğimizi kaybetmiş oluruz. Çoğu zaman, anlam daha da metaforik olur. “Para, seçim özgürlüğüdür” veya “Para, sevginin görünür kılınmasıdır” veya hatta “Para, tüm kötülüklerin köküdür.” gibi yargılarla parayı hayatımızın merkezine koyarız. Paraya bağlandığınız anlam ne olursa olsun, ya onu kendinize yaklaştırırsınız ya da kendinizden uzaklaştırırsınız.

Parayla zayıf bir ilişkiniz varken zengin bir hayat yaşamaya çalışmak, bir ayağınız gaz pedalına diğeri frenler üzerinde olacak şekilde araba kullanmaya benzer. Ara sıra biraz ilerleme kaydedebilirsiniz, ancak sonunda ne kadar uğraşırsanız uğraşın, hiçbir zaman gerçekten bir yere varamazsınız. Dolayısıyla, paraya atfettiğiniz ve ona sahip olmayı zorlaştıran her şeyi bırakmaya başlamak için, tüm bu para inançlarının ve fikirlerinin ilk etapta nereden geldiğine daha yakından bakmanız gerekir. Paranın değeri, ister Türk lirası, Euro, Yen, Dolar veya Pound biçiminde olsun, tamamen bizim ve başkalarının ona yüklediği değere dayanmaktadır.

Peki Para Gerçekte Nedir? 

Paranın Anlamı

1. Mevcut bilinçsiz programlamanızın ve parayla olan ilişkinizin temel unsurlarını ortaya çıkarmak için para, servet ve zenginlikler hakkındaki bu 12 cümleyi tamamlayın.

+ Paralı insanlar ……. 

+ Para insanları …… yapar. 

+ Eğer ……. daha fazla param olurdu.

+ Ailem her zaman …… para eder derdi.

+ Para ……. sebep olur.

+ Ben daha fazla param olsa ….. korkuyorum. 

+ Para her zaman …… 

+ Daha fazla paraya sahip olmak için …… yapmam gerekir. 

+ Sanırım para… 

+ Gerçekten zengin olsaydım… 

+ Parayla ilgili en büyük korkum… 

+ Para…

2.Size şüphesiz “doğru” görünseler bile, sizi engelleyebilecek bilinçsiz para inançlarınızdan herhangi birini daire içine alın.

3.Bu egzersizi en az bir sonraki hafta her gün tekrarlayın. Daha derin programların bazılarının yüzeye çıkmasının biraz daha uzun sürdüğünü fark edebilirsiniz.

4.Ne keşfettiniz? Parayla ilgili inançlarınız ve çağrışımlarınız, yoksulluk ya da zenginlik için programlanmış başka birinin düşünceleri mi?

Para hakkındaki inançlarımıza dair farkındalığımızı artırarak, onunla uğraşırken birçok duygu ve davranışımızı anlamaya başlayabilir ve bunları değiştirerek paranın hayatımızdaki duygusal etkisini dönüştürebiliriz.

Sonuçta, karar sizin! Hayatınızı seçme özgürlüğünü kullanarak yaşamak için mi, yoksa tüm kötülüklerin kökünü destekleyecek inançlar üzere kurmayı mı tercih edersiniz?

İnsanların hayatlarında bol miktarda para yaratmalarını engelleyen en yaygın inançlarından bazıları şunlardır:

Para insanı bozar. 

Toplumumuzda zenginliğe dair içsel bir güvensizlik var ve çoğu paranın yozlaştığı varsayımına dayanıyor. Ancak gerçek şu ki, para yozlaşmaz – ortaya çıkar. Birçok harika insan paralarıyla inanılmaz olumlu şeyler yapıyor. Sen niye yapmayasın?

Harcamak  için yeterli para yok. 

Para sıfır toplamlı bir oyun değildir – sonsuz bir oyundur ve onunla ne kadar çok insan oynarsa, etrafta dolaşmak için o kadar çok para vardır. Para harcıyorsanız, sadece istiflemekle kalmazsanız, ne kadar çok para kazanırsanız, sistemde o kadar çok para dolaşacaktır. Bu anlamda, ne kadar zengin olursanız, başkalarını da o kadar zengin yaparsınız.

Para kazanmak istemiyorum çünkü kaybedeceğimden korkuyorum. 

Bu, güzel bir yemek yemek istemediğimi söylemek kadar mantıklı, çünkü daha sonra onu tuvalete atmam gerekeceğinden korkuyorum! Paranın amacı onu sonsuza kadar saklamak değil, kullanmaktır. 

Para hakkındaki bazı sınırlayıcı inançlarınızı sorgulamak ve parayla daha sağlıklı bir ilişki kurmak için, Patricia Remele’nin Money Freedom kitabından uyarlanan bu basit alıştırmayı yapmanızı öneririm. Bu alıştırma ne olması ve olmaması gerektiğine dair kültürel olarak empoze ettiğiniz tüm inançlarınızı kaldırdığınızda, paranın hayatınızı kolaylaştırmak ve hedeflerinize daha hızlı ulaşmak için kullanabileceğiniz bir araç olduğu fikrine dayanır. 

Kürek Egzersizi

1.Önceki alıştırmada ortaya çıkardığınız en olumsuz görünen para inançlarının bir listesini yapın.

2.Listenizdeki her cümlede “para” yerine “kürek” (veya başka bir pratik araç) kelimesini değiştirin. İfadelerin hala anlamlı olup olmadığına veya herhangi bir duygusal önemi olup olmadığına dikkat edin.

Örnekler :

+ “Kürek sevgisi, tüm kötülüklerin köküdür.” 

+ “Kürekler ağaçlarda büyümez.” 

+ “Babamın sahip olduğundan daha fazla küreğim olduğu için kendimi suçlu hissediyorum.”

Unutmayın, buradaki amaç basitçe bu fikirlerden duygusal “acı” yı ortadan kaldırmaktır – onlara gerçekten inanıp inanmamanız önemli değildir. Para kelimesine yüklediğiniz anlamı bir başka kelime üzerinde çalıştığınızda kendi kendinize gülümseyeceğinizden ve aslında bir kağıt parçasını gözünüzde nasıl da büyüttüğünüzü fark edeceğinizden şüpheniz olmasın.

Sevgiyle ve Işıkla,

Sevgim Çöloğlu

YOU MIGHT ALSO LIKE

0 Comments

Leave A Comment

You must be logged in to post a comment.

Abone Ol