Niyet Enerjisi Nasıl Çalışır?
Düşünce gücü ile niyetlerinizi nasıl gerçekleştirebilirsiniz? Sonsuz olasılıkların içinde mucizeleri hayatınıza çekebilir misiniz? Peki niyet enerjisi nasıl çalışır? Gelin birlikte bakalım.
Düşünce Gücü ile Mucizeler Nasıl Gerçekleşir?
Niyet enerjisi nasıl çalışır? sorusunun cevabını tam olarak idrak ettiğiniz zaman şimdiye kadar sizi hayal kırıklığına uğratan pek çok nedene aslında hiç ihtiyacınızın olmadığını ve niyet enerjisi kavramının ‘İstedim ve oldu!’ fenomeninden çok daha derin anlamlar içerdiğini fark edersiniz. Muhakkak duymuşsunuzdur; Düşünce gücünün hayatı iyileştireceğinden, dönüşümü başlatacağından ve insanları rüyalarındaki hayata kavuşturacağından bahsedilir. Olumlamalar, pozitif bakış açısı, öz sevgi, öz değer düşünce gücü ile birlikte çalıştığında mucizelerin gökyüzünden üzerimize adeta bir sağanak yağmur gibi yağması beklenir.
Evet, düşünce gücünün korkuyu ve sevgiyi realitede yarattığı doğrudur. Her durum bir şeylerin hayalden gerçeğe dönüşmesiyle hayat bulur. Ve iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin, az ya da çok, zor ya da kolay diye tarif ettiğimiz ne varsa her şeyin başladığı yer zihindir. Buraya kadar tamam.
Nerede Yanlış Yapıyorsunuz?
Sayısız kişisel gelişim kitapları yazılır, insanlar çıkıp niyetlerinizi nasıl gerçeğe dönüştüreceğinizden bahseder ve sizler size sunulan formülü yaşam planınıza uyarlamaya, isteklerinizi gerçekleştirmeye çabalarsınız. Bu yolculuk esnasında umutsuzluğa kapıldığınız, vazgeçtiğiniz, direnç gösterdiğiniz, öfkelendiğiniz, kendinizi çaresiz hissettiğiniz olur. Arzuladıkları yaşamı yaratanların hikayelerini dinlediğinizde neyi yanlış yaptığınızı sorgularsınız. Size göre her şey tam da olması gibidir. Öyleyse neden evren size istediklerinizi vermez? Ya da belki şöyle sormalıyım; neden istediğiniz ve kendiniz için en iyi/en doğru olduğuna inandığınız şeyleri değil de bunun tam tersini verir? Ben cevap vereyim hemen; nedeni evren tarafından size ihtiyacınız olan ne ise tam olarak onun veriliyor olması olabilir mi?
Direnç Göstermek Nedir?
Siz bir konuda direnç gösterdikçe, kendi istediğiniz/belirlediğiniz doğruya sahip olmaya çalıştıkça, yolunuza barikatlar kurulur, fikrinizden vazgeçmeniz için karşınıza sayısız işaret çıkar. Olmazlara meylettiğiniz, felaketinizi kendi ellerinizle hayatınıza davet ettiğiniz evren tarafından size bağıra bağıra söylenir. Fakat kulaklarınızı tıkayıp bin defa düşüp bin defa kalkıp aynı yolda yürümeye azimle devam edersiniz. O esnada doğru olduğundan şüphe duymadığınız şeyin belki de en yüksek hayrınıza hizmet etmeyeceğini aklınızın ucundan geçirmezsiniz. Ah! ‘En doğruyu ben bilirim!’ yanılgısı… Ne pişmanlıklara sebep olur…
Peki, Evren Nasıl İşler?
Evrenin matematiği sizin kurduğunuz denkleme göre çalışmaz. Kendi kriterlerinize uygun olduğuna hükmettiğiniz, kendi zihninizde onayladığınız birini ya da bir oluşumu evrenin de kabul etmesini istediğinizde işler sizin sandığınız gibi yürümez. Sonsuz olasılığın içinde kendinize layık gördüğünüz ve ısrarcı olduğunuz yaşam biçimi mutlak doğru değildir! O, sadece sizin doğru etiketini üzerine yapıştırdığınız bir yanılsamadır.
Dilekler Sonsuz ve Sınırsızdır
Kendiniz için mutlu, sağlıklı, neşeli ve aynı zamanda konforlu, ihtişamlı bir yaşam diliyor olmanızda, sonsuz aşkla sevilmeyi hayal etmenizde, rüyalarınızdaki eve, arabaya sahip olmayı dilemenizde yada iki beden incelmeye, bir yıldız gibi parlamaya, başarılı bir kariyer yapmaya niyet etmenizde hiçbir sorun yok. İstediğiniz her şeyi elbette sınırsızca dileyebilirsiniz.
Ancak, hayalinizdeki yaşama sahip olmak için dikkat etmeniz gereken birkaç önemli ayrıntı var. Ve sanırım bu ayrıntılar gözden kaçıyor.
Düşündüğün Şey Ol!
Başta söylediğim gibi düşünce gücü ile her hayal gerçeğe dönüşür. Niyet enerjisini harekete geçiren güç ise, düşündüğünüz şey ne ise o olma halinizdir.
Düşündüğüm Şey Olmam Nasıl Mümkün?
Bir olasılıktan diğerine geçmenin yolu istemek, dilemek, niyet etmek değil, o olasılığa sahip olduğunuzda tam olarak ne hissedeceğinizi, hayatınızdaki işleyişi tüm ayrıntılarıyla bilme frekansına yükselmekle mümkündür.
Bir Örnek:
Mesela bir tatile çıkmayı istiyorsanız, gözlerinizi kapatıp gitmeyi arzuladığınız yeri yaşamalısınız. Ayaklarınızın altındaki kumun sıcaklığını, denizin rengini, rüzgarın sesini, çiçeklerin kokusunu hissetmelisiniz. Yürüdüğünüz sokakları ezbere biliyormuş gibi zihninizde dolaşmalısınız. Kulağınıza değen bir melodiye eşlik etmelisiniz. Bu bir hayal olmanın ötesine geçmeli. Size ait bir anıya dönüşmeli. İşte ancak o zaman hayalini kurduğunuz tatili realitede deneyimleyebilirsiniz.
Kendinize İnanmayı Seçin
Beyniniz sayısız düşünce üretir. Bunların içinde şüphe ve korku barındıran düşünceler elbette daha fazladır. Hayalinize dair aklınızdan geçen olumsuz ihtimallere dikkatinizi verdiğinizde istediğiniz şey mutlaka bir hayal olarak kalır. Çünkü evrenin sisteminde şüpheye yer yoktur. İnanç her şeydir. Güven her şeydir. Cesaret her şeydir.
Sizin ihtimal dahilinde tuttuğunuz korku temelli düşünceler hayalinizi sabote eder. Akışa güvenmediğinizin, istediğiniz hayale layık olmadığınızın, aciz ve çaresiz hissetmenizin işaretleridir. Dolayısıyla şüphe duyduğunuz bir şeye sahip olamazsınız. Bir düşünün; hem olup olmayacağından korkuyorsunuz ve olumsuz düşüncelerle niyetinizi sabote ediyorsunuz hem de neden gerçeğe dönüşmediğini sorguluyorsunuz!
Sevgi frekansında var olmak ve niyet enerjisini pozitif yönde çalıştırmak, düşüncelerinizin, davranışlarınızın ve sözlerinizin bir bütün olarak hareket etmesi demektir. Kendiniz için konforu dilerken bir başkasının konfor alanını bozduğunuzda, birileri tarafından takdir edilmeyi arzularken başkalarını sert eleştirilerinizle yargıladığınızda ya da sevilmeyi isterken kalp kırmaktan çekinmediğinizde evrenin size garezi yoktur, sizin seçimlerinizi yaşama iradeniz vardır.
Niyet Enerjisini Çalıştırmakla İlgili Birkaç Tavsiye;
- Ezbere olumlama yapmayın, olumlama yaşam biçiminiz olsun.
- Kendiniz için iyi şeyler isterken başkaları hakkında öfke, nefret, kıskançlık gibi duygular barındırmayın.
- Kendi gücünüzü iyiliğe kullanın. İyi düşünün, iyi olanı hak ettiğinize inanın.
- Her gün niyetinize sahip olduğunuz zamana yolculuk yapın ve zihninizde niyetinizi yaşayın.
- Kendi zihninizin işleyişine güvenin. Zorla oldurttuğunuz şeyleri gözden geçirin.
- Bunlar berbat deneyimler de olabilir! Neyi yaşamınıza davet ettiğinize bir bakın.
- Felaketleri neden kendinize layık gördüğünüzü sorgulayın.
- Dramdan kurtulun. Başkalarının acı tecrübelerini içselleştirmeyin.
- Herkesin yaşam dersi farklı, bunu unutmayın.
- Ve düşünce formuna girin, düşünce ile bütünleşin.
- O düşünce size ait, ister büyütür, ister buruşturup çöpe atarsınız.
Sevgiyle ve Işıkla,
Sevgim Çöloğlu
www.sevgimcologlu.com web sitesinde yer alan herhangi bir içerik yazılı izin olmadan kopyalanamaz, değiştirilemez ve diğer basılı ve dijital alanlarda (web sitesi, blog, dergi, kitap vb.) kullanılamaz.
www.sevgimcologlu.com web sitesi ve yazarlarının hakları 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda belirtilen hükümlerle korunmaktadır. www.sevgimcologlu.com’da yer alan bir yazı, makale, görsel vb. içeriğin başka bir mecrada yayınlanabilmesi için yazının hak sahibine telif hakkı ödenmeli veya içerik sahibinden yazılı izin almalıdır.
Bunların yanında web sitemizde bulunan yazı ve makalelere atıfta bulunabilir, içerikler makalelerde kaynak gösterilebilir, izin alarak, yazar adı ve yazının web sitemizde bulunan sayfasına bağlantı vererek alıntı yapılabilir. Yapılan alıntılarda kesinlikle değişiklik yapılamaz.
- 30
- 849
0 Comments