Tanışalım…

Herkese merhaba. Adım Sevgim Çöloğlu. İnsanın içsel dünyasına, bilinçaltına, hayata, evrenin işleyişine dair yazdığım makaleleri okuduğunuzda bütün bunları yazanın nasıl biri olduğunu merak etmiş olabilirsiniz, öyleyse tanışalım.

Tanışalım…

Baştan belirtmeliyim, tüm yazıları ben yazıyorum. Yani burada kalabalık bir yazarlar kadrosu bulunmuyor.

Benim bu platformu kurmaktaki öncelikli amacımın kendi bildiklerimi paylaşırken, bazen omuzlarından tutup sarsarak, bazen kendi benlikleriyle barıştırarak, bazen de bırakabilme cesaretine sahip olduklarını hatırlatarak birilerinin hayatına dokunmak olduğunu söylemeliyim.

Neden Yazıyorum?

Bu platformda yazdığım her yazı kendi yaşam deneyimlerime, aldığım eğitimlere, araştırmalarıma ve bildiğim öğretilere dayanıyor. Yani ben damdan düşenin halinden bir başka damdan düşenin anlayabileceğine inanıyorum. Basmakalıp sözlerle tavsiyeler vermektense hayatın kuralına göre oynanan bir oyun olduğunu, her şeyin kendi içimizdeki ‘Ben’den başladığını ve içimizde olanın dış dünyamızı yarattığını anlatmanın, insanları farkındalığa ulaştırmanın peşindeyim. Bu arada ‘Kötü komşu insanı ev sahibi yapar.’ diye bir söz var; hayatımın bir döneminde yaşadığım zorbalıklar, uğradığım haksızlıklar, ‘Aman ağzımın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey!’ diye diye dinlediğim ve sustuğum yalanlar, dolanlar, etik değerlerime olabildiğince zıt yaşam tarzını benimsemiş, erozyona uğramış karakter özelliğinde insanlarla soluduğum hava beni kendi platformumun sahibi yaptı. Hayatta her deneyim birer öğretidir. Karşımıza çıkan hiç kimse tesadüf eseri orada değildir. Eğer her şeyin bir nedeninin olduğunu kabul eder, yaşadığımız deneyimden neyi öğrenmemiz gerektiğinin farkındalığına varırsak sınav orada son bulur.

Dünyayı Güzellik Kurtaracak…

Ben kendi adıma tıpkı bir kelebeğin kanat çırpışının dünyanın bir ucundaki akışı değiştirebileceği gibi, her uyanan bilincin, her temizlenen ve iyilikle dolan kalbin, her ruhsal büyümenin dünyayı iyileştireceğine inanıyorum. Şu an bu satırları okuyan herkesin benim hayata dair beslediğim umuda, huzura ve mutluluğa sahip olduğundan eminim. Yoksa, burada olmazdınız ve benim yazdıklarımı okumazdınız, öyle değil mi?

Kiminiz beni yakından tanıyor, kiminiz tanımak istiyor veya kim olduğumun hiçbir önemi yok, asl’olan ne anlatmak istediğim.

Kendimi tarif etmem gerekirse;

Yazarım, çizerim, kitapları, defterleri, renkli kalemleri severim. Eşyaları değil, deneyimleri satın almanın insana getirisi olduğuna inanırım. Bu nedenle güzel müzikler dinlerim, seyahat ederim, sevdiklerimle uzun bir masanın etrafında toplanıp keyifli yemekler yerim, hikayesi doğru kurgulanmış, hayatın ortasından anlamlandırılmış filmler seyrederim, bilgiye olan açlığım yüzünden bolca okurum, araştırırım. Mutlu anılar ve iyi kalpli güzel insanlar biriktiririm.

Ailemin gözbebeğiyim, oğlumun annesiyim, yol arkadaşımın, eşimin en kıymetlisiyim, sokağa atılmış kedilerimin ve köpeğimin sevgi dolu yuvasıyım. Yoga ve meditasyon yaparım. Bolca dua ederim. Tasavvuf öğretisi ile başlayan aydınlanma yolculuğumda aldığım Metafizik, NLP, Access Consciousness, Access Bars, Kinesiyoloji, EFT terapi, Feng Shui eğitimleri ile başkalarına ışık olmaya gayret ediyorum. Aynı zamanda Reiki Master’ıyım ve şifanın güzel enerjisini yaymaktan mutluluk duyuyorum. Bu arada henüz acemilik aşamasında bir astroloji öğrencisiyim.

Mükemmel Değilim…

Elbette hatalarım, zaaflarım, defolarım var. Mükemmel değilim, çünkü insanım. Ama olabildiğimin en iyi haline ulaşma yolunda yürüyorum. Hayat okulunda ve tekamül yolculuğumda sınavlardan geçip, eşiklerden atlayıp, içimde var olan Tanrı ışığına sımsıkı tutunup umudumu, hayallerimi, cesaretimi, sevgimi, hakkaniyetimi, adaletimi, inancımı korumaya çalışıyorum. Düştüğümde ayağa kalkıp yola devam ediyorum. Başaramadığımda nasıl başaracağımın yollarını arıyorum. Sorunlara değil çözümlerine kafa yoruyorum. Olmayanı zorlamıyorum. Ve hayatın bana ne demek istediğini dikkatlice dinliyorum.

Hayatımın zor diye tarif edebileceğim, uçurumun kenarına kadar geldiğim döneminde, yüzüme kapanan kapıların, sırtını dönen insanların, arap saçına dönen sorunların, üst iste yığılan kederlerin, bir bakıma ‘Doğum Sancısı’ olduğunu bana öğreten, idrak etmemi, uyanmamı ve karanlığın sonundaki ışığı görmemi sağlayan bütün hayat öğretmenlerime kalben teşekkür ederim.

Diliyorum ki ben de sizin içinizdeki ruhsal bilgeyi uyandırabilirim ve hayatın bütün iyiliklerini, bütün güzelliklerini deneyimlemenize köprü olabilirim.

Sevgiyle ve Işıkla,

Sevgim Çöloğlu